Dijital iletişimde kural yok mu?

Bu dönem, yine “uzaktan öğretime” (eğitim değil, öğretim!) geçilince, öğrencilerime aldıkları derste arasınav yerine sayılacak dönem ödevi verdim. Belirlenen tarihte hepsi ödevlerini e-posta ile gönderdi. Ancak ortada tuhaf bir durum vardı. Bir öğrenci hariç tümü ödevlerini e-postalarının ekine koyup, mesaj kısmına tek bir sözcük dahi yazmadan göndermişti. Yani mesajda ne bir merhaba, ne bir günaydın, ne iyi günler, selamlar, saygılar, ne de bu mesajı neden gönderdiklerine dair bir cümle vardı! Bozuldum açıkçası!

Sonra, “abartıyor muyum?” diye düşündüm. Kötü Türkçeyle söyleyecek olursak, “ego mu yapıyorum?” diye sordum kendi kendime. Samimi davranmışlar, bu kuşak böyle, çok yazmayı, konuşmayı, uzatmayı, iletişimi sevmiyor; hız ve teknoloji çağı çocukları olarak bunlar sevgililerine dahi “seni seviyorum”u “sn svyr” yazan, sonuna bir de öpücük, kalp emojisi yapıştırıp gönderen bir kuşak dedim! Kötü niyetli değiller; üniversite hocalarına içi boş mesaj göndermenin yanlış bir şey olduğunu da düşünmüyorlar gerçekten. Bunu normal görüyorlar. Bu, onların normali, anlıyorum. Bir de dijital dünyaya geçiş dönemindeyiz, dijital kültür henüz oturmamış da olabilir.

Evet, bunlar hafifletici nedenler!

İyi de, söz konusu hafifletici nedenler onları temize çıkarır mı acaba ya da olayı hafifletir mi gerçekten? “Neyse, son ders konuşur anlaşırız!” dedim ve son derste bu konudaki düşüncelerimi onlara kızmadan söyledim, eleştirdim. Ve açıklamaya çalıştım durumu.

Şöyle dedim:

“Yaptığınız bu davranışın (boş e-postaya ödevi ekleyip göndermenin) günlük hayatımızdaki yüzyüze iletişimde karşılığı tam olarak şöyledir: Ödevinizin çıktısını alıyorsunuz. Bölüme geliyorsunuz. Odama giriyorsunuz. Ben odadayım. Masama ödevi bırakıyorsunuz ve tek bir kelime söylemeden, hiçbir söz etmeden, yüzüme dahi bakmadan arkanızı dönüyor, çıkıp gidiyorsunuz!” Evet, dijital/ sanal dünyada yaptığınızın yüzyüze hayatımızdaki karşılığı gerçekten böyle. Pekiyi, doğru mu şimdi bu? Belki çok samimi olduğunuz arkadaşlarınız ve yakınlarınıza böyle içi boş mesajlar gönderebilirsiniz. Ama bir hocanıza, sonuçta resmi bir ilişki çerçevesinde, resmi bir iş için mesaj gönderiyorsunuz. Olur mu şimdi bu? Yarın öbür gün bir iş başvurusunu böyle yaparsanız, size yanıt dahi vermezler!”

İçlerinden ne düşündüler bilemiyorum tabi ama yaptığını savunan çıkmadı, “haklısınız Hocam,” diyenler oldu. Sonraki iletişimlerimizde daha dikkatli davrandılar. Hatta bunu abarttılar bile!

Sanırım hepimizde şöyle bir algı var: Dijital dünyadaki iletişimlerimizde o kadar da dikkatli olmaya gerek yok! Uzun uzun kim yazacak? Nezaket, saygı sadece yüzyüze dünyada var (mı)! Sanal dünyada bu o kadar da önemli değil! Merhaba, iyi günler yüzyüze iletişimin gereği, dijital dünyanın değil!

Oysa yüzyüze ya da dijital ortamda yapılıyor oluşu insani iletişimin ilkelerini, kurallarını değiştirmez. Esas olan iletişimdir. Dijital ortamdaki iletişim saygıyı, nezaketi, karşılıklılığı yok saymaz. Ve belki de sanal ortamdaki davranışlarımızın yüzyüze hayattaki karşılığını düşünüp doğruluğuna yanlışlığına karar verebiliriz. Ortam değiştiğinde saygı ve kibarlık değişmez. Nasıl ki bağırıp, çağırma, hakaret, yanıt vermemek, küfür, hiç tanımadığımızla alay etmek, küçümseyizi yorumlar yapmak, kabaca yanıtlar vermek yüzyüze konuşmada yanlışsa, bunlar dijital iletişimde de yanlıştır. Bu açıdan değişen bir şey yoktur. Nasıl ki odanın kapısını çalıp, içeri girip merhaba nasılsınız diyerek ödevi vermek ve sonra iyi günler demek gerekiyorsa, dijital iletişimlerimizde de bunu yapmak gerekiyor.

Dijital iletişimin de davranış ilkeleri ve kuralları vardır. İletişim, iletişimdir; yüzyüze ya da dijital olması insani gerekleri değiştirmiyor. Bu arada, tıpkı yüzyüze hayatınkiler gibi dijital iletişim dünyasının da kötü örneklerini, örnek olarak almamak gerekiyor.

Kısacası, dijital dünyadaki iletişim de kuralsız, ilkesiz, ölçüsüz ve sınırsız değildir. Dijital iletişimde de ağzımızdan çıkana, söylediğimize, söylemediğimize dikkat etmek zorundayız. Nezaket ve saygı temel insani ilkelerdendir. İnsan, insani ilkeleri olan ve her ortamda bu ilkelere göre davranandır.

Evet, dijital kültüre geçiş dönemindeyiz ama korkum ve telaşım, “nasıl başlarsa öyle gider” vakaları!

Ne dersiniz?

14 Haziran 2023

“Dijital iletişimde kural yok mu?” için 2 yorum

  1. Sayin Bulent Yilmaz,
    Degerlendirmeniz benim acimdan da cok yerinde ve cok haklisiniz. Ayrica, ogrencilerinize konuyu aciklama ve yanlisi gostermek konusundaki aciklamalariniz tabloyu acikca ortaya serdigi icin, itiraz etmeleri mumkun degil. Gencler ve ergen yasta olanlar icin de hayat zor. Bize de anlamaya calismak ve mumkun oldugunca uyum saglamak dusuyor. Emeklerinize saglik.

    Beğen

Yorum bırakın